18 Temmuz 2009

Karaman İzlenimleri



Yazıma başlamadan evvel başlık ile mütenasip olsun diye can-ı gönülden bir inşallah demem gerekiyor. Netice itibarıyla yeni insanlar ve projelerle karşılaşıp elde ettiklerimizi yazıyor, değerlendirmemizi ona göre yapıyor ve memleket hayrına olacak işlerde tuzumuz bulunsun istiyoruz.

TYB Konya yönetimi olarak, Valilik, Belediye ve Üniversiteyi kapsayan Karaman ziyaretinden son derece olumlu izlenimlerle döndük geçtiğimiz hafta içinde. Uzun uzadıya yazılacak tarih serüveni ve kültür varlıklarıyla Karaman’ın bugün hak ettiği yerde olmadığı, ilgisi olan herkesin vakıası ne yazık ki.

Karaman’ın genç Valisi Sayın Fatih Şahin, Belediyenin yeni Başkanı güzel insan Kamil Uğurlu ve Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi’nin heyecan dolu Rektörü Prof. Dr. Sabri Gökmen’e yaptığımız ziyaretler sonrası, Karaman’da her şeyin daha güzel olacağı kanaati oluştu bende.

Sivil toplum kuruluşlarını önemsediğini ifade eden Sayın Vali, Türkiye Yazarlar Birliği’nin toplumun şekillenmesinde çok önemli boşluklar doldurduğunun altını çizdi. Birçok açıdan iki şehir arasında güç birliği yapılması gerektiğini, buna hazır olduklarını, Karaman’ın kalkınması adına özellikle turizm ve kültürel alanlarda atılımlara ihtiyaç bulunduğu ve Türkiye’de bir benzeri olmayan “Sevgi Yolu” projesinin Karaman’a muhtemel katkılarını anlattı.

İl yönetimlerinin, şehirlerin kültür varlıklarını göz ardı etmeden geçmişi gelecekle barıştıran yeni projeler üretmesi, bizim gibi bu amaca hizmeti amaç edinmiş sivil toplumculuğu her geçen gün haklı çıkarıyor. Sayın Vali’yi bu konuya vukufiyet ve hassasiyeti sebebiyle kutlamak gerekir. Şehrin imarı adına ruhsuz projeler icat edip, asırlık yapıları ortadan kaldırmak suretiyle esasen onun yüreğini söktüğünün farkında olmayan yöneticilerin giderek azaldığını görmek sevindiriyor doğrusu.



Karaman’a çok yakıştığını düşündüğüm naif insan, Şair-Yazar Mimar Kamil Uğurlu’nun sorumluluğu daha ağır bana göre. Kültür sanat adamlarının şehirlerin yönetiminde daha başarılı olacaklarını söyleyenlerle aksini düşünenler için ideal bir örnek teşkil ediyor. Mimarlığı ile birlikte şehrin tarihi dokusunu muhafaza edecek, geliştirecek öngörüye fazlasıyla sahip olduğunu düşündüğüm Sayın Uğurlu, projelerini birkaç başlık altında sıraladı. Türk dünyasından yetkili isimleri çağırarak Yunus Emre etkinliklerinin uluslararası düzeyde ve bağımsız olarak sadece Karaman’da gerçekleştirilmesini istediklerinden söz etti. Karaman Kalesi’ni çevreleyen alanın aslında Orta Anadolu’nun en zengin sivil mimarisini temsil ettiğini ancak önceki yerel yönetimlerce bölgenin yıktırılarak yok edildiğini, elde kalanın da TOKİ ile işbirliği çerçevesinde iyileştirileceğini, eski Karaman’ı koruyup kollayacaklarını söyledi. İmardan asla taviz vermeyeceklerini ve Kale ile Aktekke arasında mimari özelliği olmayan yerleri temizleyip şehir meydanı yapacaklarını ilave etti. Sayın Uğurlu’nun dikkatimizi celbeden iki projesi daha mevcut. İlki, bir Osmanlı icadı olan “Allah Kerim Müessesesi”. Emekliyseniz burada ücretsiz çay-kahve içip dostlarınızı misafir edebileceksiniz. İkincisi ise, “Sıfır Dilencili Şehir” projesi. Belediye olarak mesailerinin %60’ını kültürel çalışmalara ayıracaklarını söyleyen Sayın Uğurlu, Karaman’ın zor ve aceleci bir sosyolojiye sahip olduğunu, beklentileri karşılamak için gece gündüz çalışacaklarını belirtti. Karaman’ın hem kâmil hem de uğurlu yeni başkanı sımsıkı sarılarak yolcu etti bizi. İçimizden birinin Karaman’da daha güzel işler yapağına inanıyor ve çalışmalarında daim başarılar diliyorum.

Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi’nin yeni ve genç Rektörü sıcak karşılama ve selam faslının ardından “niyet hayr, akıbet hayr” sözüyle başladı konuşmasına. Prof. Dr. Sabri Gökmen’i son derece heyecanlı buldum. Karaman’ın tarihi fırsatlara sahip bulunduğunu, bunu başaracak gücün iyi bir ekiple mümkün olduğunu anlatırken, halktan kopuk bir üniversite düşünmek istemediklerini, şehirle birlikte olmayı önemsediklerini, öğretim elemanları alırken siyasi görüş, memleket ve sadakat aramaksızın kadro kurmaya özen gösterdiklerini ifade etti. 1965 Karaman doğumlu olan Prof. Dr. Sabri Gökmen –bu ikisi Karaman için büyük avantaj-, “hayallerim var, Konya ile Karaman’ı Orta Anadolu’nun ilim merkezi olarak hayal ediyorum, Mevlana ve Yunus Emre torunlarına has felsefeyi bütün dünya görsün öğrensin istiyorum” dedi. Sayın Gökmen’in “bâki kalan gök kubbede mühim olanın hoş bir sada bırakmak” şeklindeki hayat anlayışına, bizim proje ve tekliflerimize yakın duruşuna bakarak TYB Konya Şubesi ile Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi’nin kalıcı işler yapacağına inancım arttı.

Karaman bundan sonraki döneme avantajlarıyla giriyor. Aynı lisanı konuşan ve şehrin geleceği adına paydaş projeler dillendiren üç makama sahip. Karaman halkı, yukarıda sözünü ettiğim projelere destek çıkar ve gerekeni yaparsa kadim müktesebatıyla Orta Anadolu’nun parlayan yıldızı olacaktır.

0 yorum: