
İslam düşüncesinin
tarihte yaşadığı ve günümüze de miras kalan en büyük bunalımı, hayatın
problemlerini kendi içsel bütünlüğü içinde değerlendirmek yerine
“nas”tan hareket ederek çözmeye çalışmaktan kaynaklanıyor. Sanki hakikat
geçmişte belirlenmiş; ‘din’ Allah ve resulünün kutsadığı ilk nesiller
eliyle tamamlanmış; selef asrında İslam ümmetinin ihtiyaçlarına dayanan
en faydalı meseleler çözülmüş; bütün beşeri ihtiyaçlar temin edilmiş,...